Mart’ın başıydı, çok sevdiğim bir arkadaşımın düğünü için Gönen’e gitmemiz gerekti. Perşembe akşamı apar topar hazırlanıp, ezanda yola çıktık, akşam olduğu için ikizler de arabada uyudular çok şükür😴
Çok rahat gittik, cuma günü de düğüne katıldık. İkizleri babalarına bırakıp en uzun zaman ayrılışımdı 😌
Ertesi gün de Gönen’de turlayıp Pazar günü dönüş yoluna geçtik. Eşimin Bursa’daki kuzenine de uğrayıp İstanbul’a döndük. Başka hiç bir yerde durmadık, çünkü korona virüsü ülkemize yeni gelmişti ve nerede olduğu bilinmiyordu..
Bu son evden çıkışımız oldu…
İstanbul’a döndüğümüz gün vakıalarda artış oldu. Biz Gönen’de bunu duyduğumuzdan market alışverişimizi bile orada yaptık ve eve kapandık..
İlk günlerde 10’larla ifade edilen ölüm sayıları günden güne artmaya başladı.. ABD ve başka ülkelerde bir günde binlerce kişi ölmeye başlamıştı.
Evet Mart 2020 ile ülkemize gelen Korona virüsü ile evlere kapanmıştık. Bu süre zarfında 1 kez ikizlerle muhitimizde araba ile dolaştık. Ben 2 kez bahçede yürüdüm. Eşim ise 3 kere markete gitti o kadar.
Eşim o günden beri evden çalışıyor. İşi buna el veriyor çok şükür.. Ama gecesi gündüzüne karışmış vaziyette. Onun evde olduğunu bilen ikizler de odasının kapısından ayrılmıyor.. Bir süredir yasakladığım (duvarların anasını ağlattıkları için!) boya kalemlerini bile verdim.. Ama yok illa babalarının odasına gidiyorlar.
Ben de fırsattan istifade mutfakta bol bol vakit geçiriyorum😅 Ekmek mi yapmadım 🥖 çiğköfte mi yoğurmadım😅 Lahmacun bile yaptım..
Sonra biraz hobilerime vakit ayırıyorum. Çanta dikiyorum, etamin işliyorum.. Kitap okuyorum. Youtube kanalıma videolar çekiyorum. (Hâlâ abone omadınız mı🤭🤔)
Öyle böyle oyalanacak bir şeyler buluyoruz..
Dün (11 nisan 2020) itibari ile büyükşehirlerde sokağa çıkma yasağı ilan edildi..Günlerdir evdeydik ama bir şey olmuştu.. Sosyal medyada ekmek yapıyor, challange’lar ile gülüp eğleniyorduk! ama bu haberle içime bir taş oturdu resmen.. Durumun ciddiyeti gün geçtikçe artıyordu demek ki böyle bir önlem almak zorunda kaldılar..
Günlerdir camiler cemaatsiz, Kabe insansız.. Ramazan geliyor.. İçim öyle buruk ki..
O kalabalık İstanbul sokakları bugün bomboş ve ıssız..
Ey dünya.. Soruyor musun(muyuz?) nereye gidiyoruz?
Biraz iç döküşlü bir yazı oldu ama..
İleride unutmamak için bu günleri yazmak istedim. Sevgili oğullarım Ömer ve Faruk, şu an hiç farkında değilsiniz bu durumun.. Babacığınız evde , o ve ben sizi eğlendirmek için gün içinde neler yapıyoruz bir bilseniz.. Her gün havayı güzel görüp parka çıkmak istiyorsunuz.. Sonra “park kapalı, virüs var” deyip vazgeçiyorsunuz.. Önceleri bahçede turluyordunuz, artık onu da yapamıyorsunuz.. Sizi evde tutmak gittikçe zorlaşıyor 🥺
İnşallah bu günler hayırlısı ile son bulur da, eski gezmeli günlerimize geri döneriz..
Bir ilkbaharı da böyle geçirdik işte…