Başlığı böyle yazınca reklammış gibi oldu ama değil:) Tamamen içimden gelerek yazıyorum..
3 ayda bir yayınlanıyor Cooklife magazin. Kapıma her geldiğinde mutluluktan uçuyorum. Çünkü içeriği dolu dolu oluyor. Dergi değil, hikaye kitabı sanki. Mutfak hikayelerini anlatıyorlar. Bazen bir şef konuk oluyor mesela. Birisi restoranını nasıl açtığından bahsediyor. Yazın piknik masaları kuruluyor. Bu ay da kış pikniği var.
Fotoğraflar ise beni benden alıyor.
Alıyorum yanıma çayımı ya da kahvemi. Sayfalarında gezinmeye başlıyorum. Fotoğraflara dalıyorum.. Bana ilham veriyor. Aklıma yeni fikirler getiriyor..
Bu ayki Yeşil Çay konusu mesela. Biz çay deyip geçiyoruz. Ama çayın ne çeşitleri, ne özellikleri var saymakla bitmez. Benim de tutkunu olduğum yeşil çayın öyküsü çok güzelmiş aslında.
[eltdf_blockquote text=”Yeşil çayın tarihi Antik Çin’e kadar uzanmaktadır. Çin imparatoru ve bitkisel Çin tıbbının mucidi Shennog, yeşil çayın hoş aromasını ve tıbbi özelliklerini ilk keşfeden kişidir. Efsaneye göre, bir gün Shennog ateşin üzerinde su ısıtırken rüzgarın getirdiği çay yaprakları tencerenin içerisine düşer. Shennog kazara keşfettiği bu içeceğin tadından hoşlanmakla kalmaz, sağlık üzerine olumlu etkileri hakkında çalışmalarını da sürdürür. Hem bu asil geçmişinden hem de zihin ve beden sağlığına katkılarından dolayı yeşil çay yaklaşık 5000 yıldır Çin kültüründe oldukça kıymetli bir yere sahiptir. ” title_tag=”h2″ width=””]
Yeşil çay içmeyi çok seven biri olarak, tarihini öğrenmek çok hoşuma gitti.
Bu sayıda bir Karadeniz gezisi de yapmışlar. Pokut yaylasını bilmeyen kalmadı sanırım. Ünü dünyayı aşacak yakında :) Biz de bu yaz Pokut yaylasına gitmiştik. Gezentigiller’deki Karadeniz yazılarımızda bahsedeceğiz en kısa zamanda ;)
Ayrıca mekan önerileri de güzel oluyor. Cooklife Balat isimli bir dükkanları da mevcut. Bir gün Balat’a yolum düşerse bir kahve içmek istiyorum orada.
İşte böylece bugünkü molama ortak ettim sizi de :)
Unutmadan çekilişim hala devam ediyor. Katılmak için tık tık 😉