Biyografi filmlerinin beni mıknatıs gibi çektiği gerçeğini artık itiraf etmek zorundayım. Halbuki daha fantastik yapımlara yönelmeyi ummuştum :) Fakat meşhur fizikçi Hawking’in hususi hayatını konu edinen bu filme rastlayınca seyretmeden geçmek istemedim.
Yönetmenliğini James Marsh’ın üstlendiği iki saat kadar süren rahat seyirde bir dönem/biyografi filmi. Stephan Hawking’in üniversite yıllarında başlayan hikaye, evlenip aile kurmasıyla gelişiyor. Üzerinde çalıştığı kuantum fiziği, uzay- zaman eşitsizliği gibi teorilere de değinmekle beraber, filmde asıl izleyiciye sunulan arka plandaki aile hayatı. Hastalığının ilerlemesi, bu süreçte çocuklarının dünyaya gelmesi, bir takım zorlukları beraberinde getiriyor. Aslına bakarsanız 30 seneye yakın evli kaldığı Jane Wild’in hikayesi gibi olmuş bile diyebiliriz. Benim gibi uzaya ve zamana merakı olanlar için ise bir kaç sahne çok ilgi çekici olacaktır diye düşünüyorum:) Hawking’in inanç çalkalanmalarına da değinmiş. Zihnin o kadar bilgi içinde yüzüp de her şeyi sadece tek bir fizik denklemi ile açıklamaya çalışmak dahilik meselesi değil de biraz nasip meselesi artık :) Son yıllarında kendisi de, bir yaratıcının varlığını hesaba kattığını itiraf ediyor. Ben bu filme hayat hikayesi açısından bakıyorum daha çok. Bakalım siz nasıl değerlendireceksiniz :)
“Nefes aldıkça umut vardır”
Oyunculuğa gelecek olursak zaten en iyi erkek oyuncu oscarını alarak fazla söze gerek bırakmıyor Eddie Redmayne. Esasını bilmeseniz hakikaten als hastası bir adamı seyrediyorum zannedersiniz. Oyunculuğu adeta yaşayarak üzerine giyinmiş. Tek kelimeyle özetleyecek olursam; bir başkası bu kadar Stephan Hawking’in olamazdı!..
Aşk, adanmışlık, fedakarlık, umut ve daha bir çok duyguyu içinde barındıran duygusal, yer yer gayrete getirici bir hayat hikayesi izleyeceksiniz. Pes etmemeye farklı bir pencereden de bakacaksınız.
Keyifli seyirler diliyorum :)